ÜMMETTEN YURTTAŞA DÖNÜŞMENİN TARİHİ
80 yaşına geldi sayılır… Cumhuriyetin ilanından 9 yıl
sonra kurulmuştu. “Klasik okul yetiştirmesi dışında,
yığına, devamlı ve Türkiye’nin ilerleyiş yollarına uygun
bir halk eğitimi vermeyi önemli görürüz.” ifadesiyle
tanıtılmıştı. “Bu hizmet için çalışan Halkevlerini
devlet imkân elverdiği kadar koruyacaktır.” diye de
vurgulanmıştı. Ama ne gezer… Başbakan Adnan Menderes,
Mustafa Kemal Atatürk’ün öncülüğünde kurulan bu bilgi
yuvasının kapısına 19 yıl sonra, 1951’de kilidi astı.
Pek çok yayın ve eser ortaya koymuş, pek çok insanın
topluma kazandırılmasını sağlamış olan Halkevleri halkın
külfetsizce toplandığı, eğlendiği, çeşitli etkinlikler
içinde yer aldığı ya da izlediği bir yerdi. En önemli
özelliği yaygın “halk okulu” hizmeti görmesiydi.
10 yıl sonra 1961’de bu defa Türk Kültür Ocakları olarak
yeniden açıldı. Daha sonra da
Halkevleri Derneği adıyla
bugünkü dernek statüsüne kavuşturuldu. 1966 sonrasında
da “halkın muhalefet evleri” adı altında örgütlendi.
Bugün yetmiş yaşına merdiven dayayanlar Halkevlerini
cemiyete kazandırdığı yayınlarla da tanırlar. C.H.P.
Genel Merkezi’nde Halkevleri Kültür ve Sanat Yayınlarını
1938-1942 yılları arasında yöneten Ahmet Muhip Dranas
(1908-1980) Cumhuriyet
dönemi Türk şiirinin usta sanatçılarından birisidir.
Edebiyatımıza ve Halkevlerine pek çok eser
kazandırmıştır.
Yine yetmişli yaşlarında olanlar 1960 devrimi sonrasında
Demokrat Parti iktidarının meclis başkanı olan Refik
Koraltan’ın meclis bahçesi içerisindeki evinin
Halkevleri olarak kullanıldığını anımsayacaklardır. O
iki katlı binada pek çok etkinlik düzenlenirdi. Yaşlı
ağaçların çevrelediği bahçesinde aydınlık Türkiye’ye
kavuşabilmenin ham hayali
kurulurdu.
Denilebilir ki Halkevleri, tam bir dayanışma ve
yardımlaşma merkezi olma
özelliğiyle öne çıkmıştır. Organ
bağışından tutunuz da yiyeceğe giyeceğe kadar her
yardımda onun öncülüğünü görürsünüz. Haksızlıklara karşı
duyarlıdır Halkevleri. Türkiye’nin güler yüzüdür. Halkın
yanında haklının yanındadır. Ne ki, halkın yanında
olmak, haklıdan yana olmak bağnaz kafaları tedirgin
etmiştir.
Bakanlar Kurulu Halkevlerinin “kamu yararına
dernek” statüsünü kaldırmıştır.
Demokrat Parti ve 12 Eylül dönemlerinde İki kez
kapatılıp, tüm mal varlıklarına el konulan; yöneticileri
ve üyeleri türlü baskı ve şiddetle karşılaşan ama her
seferinde yeniden doğan bir örgüttür Halkevleri.
Deniz Feneri’ni “kamuya yararlı dernek” ilan edip
üzerine bir de TBMM üstün hizmet ödülü veren AKP
iktidarı, “kamu yararı”nı temelinden dinamitlemiştir.
Ama, Halkevlerinin temsil ettiği tarihi ortadan
kaldırmaya güçleri yetmeyecektir. Bu tarih ümmetten
yurttaşa dönüşmenin tarihidir.
|