|
OLAYLARIN İÇİNDEN
Bir TRT Tarihi Denemesi
(Anı-Biyografi)
Kanguru Yayınları
“Olayların İçinden”.
Bu ad,
aynı zamanda, 40 yıl önce TRT Televizyon Haberleri
tarafından hazırlanan uzun soluklu bir haber programının
adı.
1968’de
düzenli televizyon yayınlarıyla tanışan Ankaralılar,
televizyonu çok sevmiş, çabucak benimsemişlerdi. Ama
kısa süre sonra özellikle siyasetçiler, yayınlardan,
haber programlarından şikâyet etmeye başladılar.
Bu
hoşnutsuzluğun temelinde özerklik yatıyordu. TRT’nin
kurulduğu 1964’ten beri, radyo, televizyon
tartışmalarının birinci maddesi, hep özerklik olmuştu.
İktidar olsun muhalefet olsun, tüm siyasi partiler,
TRT’nin özerkliğini başlıca sorun olarak görmüşlerdi.
Oysa TRT’nin özerkleşmesi bir devlet anlayışı olarak
ortaya çıkmıştı; şimdi de o devlet, özerklikten
şikâyetçiydi.
Kurum
özerk olmayınca ne yayınlar ne de haberler özgür
olabilirdi. Ortaya, taraflı bir yayın politikası
çıkmıştı. Sanki gizli bir güç kamuoyuna istediklerini
söylüyor, istemediklerini iletmiyordu. Bugün de pek bir
şeyin değişmediğini söyleyebiliriz.
Kuşku
yok ki, TRT’nin radyo istasyonları ve televizyon
kanallarıyla sağladığı olanaklar, yurdun ücra köşelerine
kadar ulaştırılan bir bilgi ve kültür iletişimi
hizmetidir. Bu hizmetin niteliği eleştirilmeyecekse o
zaman yapılan işin de pek bir anlamı kalmaz.
O günkü
“ahval ve şerait” neydi? Din sömürüsüne umutlarını
bağlamış çıkarcı politikacılar, Cumhuriyet’in ileri
adımlarını tarihten silmeye çalışmaktaydılar.
Emperyalizm, kendi belirlediği yörüngede, sözüm ona bir
“demokratikleşme” programı koymuştu Türkiye’nin önüne.
Türkiye’ye dayatılan program, kuşkusuz geri toplumlara
özgü bir demeokrasiydi. Özendirilerek yapılan bu
dayatmalarla, aydınlanmanın gereçleri olan kitaplar
birbiri ardına yasaklanmakta, yazarlar ve aydınlar
tutuklanmaktaydı. Bu baskıcı davranış yolunu seçen
politikacılar, toplumu kamplara bölerek
silahlandırmakta, insaları cinayet işlemeye itmektedi.
İktidarlar, yasaları işine geldiği gibi değiştirmekte,
inanç sömürüsü körüklenmekteydi. Bu koşullarda, TRT’nin
gerici bir yayın politikası izlemesi de kaçınılmazdı.
“Olayların İçinden” başlıklı bu kitabın temel amacı, bir
kamu kuruluşu olan TRT Haber Merkezi’nin, benim de
içinde bulunduğum dönemde, kamuoyunu nasıl ve ne biçimde
bilgilendirdiğini sergilemektir. Özetle söyleyelim:
Elinizdeki kitap, devletin sözde “tarafsız” tek yayın
organının, nasıl habercilik yaptığını anlatmaya
çalışmakta, bu konuda tarihe kısa notlar düşürmektedir.
Türkiye’nin tanınmış Kitle İletişim Hocaları Esen’in bu
yapıtı üzerine şöyle diyorlar:
“1966-1992 yıllarında TRT Haber Merkezi’nde muhabirlik
ve yöneticilik görevleri yapan gazeteci yazar Selim Esen
kamu yayıncılığı alanında 1927’de ilk radyo
yayınlarından günümüze değin gelişmeleri açık seçik,
anlaşılır bir Türkçeyle önümüze sermiştir. Bu yapıt
yalnızca bir anı değil, ciddi, güvenilir kaynaklara da
dayalı bir belgesel niteliğindedir. Özerk TRT dönemini
yaşayan yazar, 12 Mart ve 12 Eylül sonralarındaki
siyasal karışmaları da açıklamaktadır. Tüm kitle
iletişimi öğretim üyelerinin ve öğrencilerinin olduğu
gibi her aydının yararlanabileceği değerli bir yapıt.” /
Prof. Dr. Cevat Geray, AÜ. SBF eski dekanı ve AÜ. SBF.
BYYO eski müdürü (Mayıs 2012)
“Her
şeyin çok hızlı değiştiği günleri yaşıyoruz. Aklar kara,
karalar kolaylıkla ak oluyor. Bu TRT için de geçerli.
Selim Esen buna izin vermek istemiyor. Olayların
İçinden’de sadece televizyon yayınlarını değil, Türk
siyasal yaşamının son kırk yıldaki çalkantılarını gözler
önüne seriyor. 12 Mart, 12 Eylül onun kaleminden yeni
kuşaklar için daha anlaşılır hale geliyor. Bir
zamanların sadece gerçekleri anlatan TRT haber bülteni
gibi, anlaşılır, duru, etkileyici. Bugünün anlamlı
anlamsız pek çok radyo ve televizyon yayınına analık
yapan TRT üzerine okunması gereken çok önemli bir
yapıt.” / Prof. Dr. Korkmaz Alemdar, Gazi Üni. İletişim
Fakültesi eski dekanı ve RTÜK eski üyesi (Mayıs 2012)
|